Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, masmavi denizlerin derinliklerinde yaşayan küçük bir balık varmış. Bu balığın adı Parıltıymış.
Deniz Masalları Oku
Bir varmış, bir yokmuş… Okyanusun en derin, en karanlık köşelerinde, mercan kayalıklarının ardında, Kıvırcık adında küçük ama bir o kadar da cesur bir denizatı yaşarmış.
Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, mavi suların ortasında gizemli ve büyüleyici bir ada varmış. Bu ada, denizin derinliklerinde saklı kalmış hazineler ve üzerinde uçsuz bucaksız ormanlarla doluymuş.
Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, uçsuz bucaksız, derin mi derin bir okyanusta bir deniz kızı yaşarmış. Bu deniz kızının adı Nila’ymış.
Bir zamanlar, denizin derinliklerinde masmavi suların içinde yaşayan Mutlu Balık adında küçük bir balık varmış. Bu balık, adının hakkını verircesine her gün neşeyle yüzermiş.
Bir zamanlar, denizin derinliklerinde, rengârenk mercanların ve ışıl ışıl deniz bitkilerinin arasında, Mavi isminde küçük bir balık yaşardı.
Uzak denizlerin derinliklerinde, rengârenk mercanların arasında, yaşlı ve bilge bir ahtapot yaşardı. Adı Otto’ydu ve denizin en eski sakinlerinden biriydi.
Bir varmış, bir yokmuş, mavi suların derinliklerinde yaşayan Zeki Yunus adında bir yunus varmış. Zeki Yunus denizdeki diğer canlılar tarafından çok sevilirmiş.
Bir varmış, bir yokmuş… Uzak denizlerin derinliklerinde, masmavi suların altında, Deniz isminde, inci taneleri kadar güzel bir deniz kızı yaşarmış.
Derin mavi okyanusun en güzel köşesinde, Mira adında minik bir deniz kızı yaşardı. Uzun dalgalı saçları, inci gibi parlayan gözleri ve narin kuyruğuyla denizlerin en tatlı sakinlerinden biriydi.