Bir zamanlar uçsuz bucaksız ormanların derinliklerinde, diğer hayvanlar arasında cesareti ve gücüyle tanınanan, Rüzgar isminde cesur ve güçlü bir aslan yaşarmış.
Kısa Masallar & Kısa Masal Oku
Her yaşa uygun kısa masal oku
Kısa masallar kategorimiz 2-8 yaş çocuklara hitap eden, kolayca okunup dinlenebilecek eğlenceli ve öğretici masallarla dolu. Çocuklar kısa masalların sade ve anlaşılır anlatımı sayesinde masallara kolayca dalarken içerdiği anlamlı mesajlarla yeni şeyler öğrenmeye devam ederler. Kısa çocuk masalları hem zaman açısından pratik hem de içerik açısından zengin oldukları için çocukların ilgisini hızlıca çekmeyi başarır. İster kısa masal oku, ister dinle, bu masallar hem çocukların hem de ebeveynlerin favorisi olacak.
Çocuklar kısa masalları çok sevecek
Kısa masallar çocukların dikkatini toplamasına ve keyifli vakit geçirmelerine yardımcı olur. Kısa ama etkileyici bu masallar her okuma seansında çocukların hayal dünyalarını harekete geçirecek, onları güldürecek ve düşündürecek. Masal oku kısa ve öz olsun diyenler için bu masallar basit anlatımlarıyla çocukların zihninde kalıcı izler bırakacak şekilde tasarlanmıştır. Hem eğlendirici hem de öğretici olan bu kısa masal örnekleri çocukların hayatına küçük ama değerli bilgiler katacak.
Eğer çocuklar için kısa masallar olsun ama aynı zamanda öğretici ve eğlenceli de olsun diyorsanız, buradaki en kısa masal seçenekleri tam size göre.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, küçük bir köyde Emre adında yalnız bir çocuk yaşarmış. Emre’nin anne ve babası çok çalıştıkları için Emre sık sık yalnız kalırmış.
Bir zamanlar yemyeşil ormanların derinliklerindeki bir göl kenarında Tıstıs isimli bir kaz ve Gakgak isimli bir karga yaşarmış. Bu ikisi arasındaki dostluk o kadar kuvvetliymiş ki her zaman beraber vakit geçirirlermiş.
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, yemyeşil ağaçların arasında huzurla yaşayan, Cesur adında minik bir kaplumbağa varmış.
Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, uzak diyarlarda yemyeşil tepelerin arasında küçük bir köy varmış. Bu köyde Mehmet isminde, tüm köylülerin sevgisini kazanmış, çalışkan mı çalışkan bir çocuk yaşarmış.
Bir zamanlar, sessiz ve huzurlu bir yerde, gökyüzünün en yükseklerinde bir Bulutlar Ülkesi varmış. Bu ülke, sadece uykusu gelen çocuklar ve hayvanlar için açılan sihirli bir diyarmış.
Bir varmış bir yokmuş. Hayvanların mutlu yaşadığı bir ülke varmış. Bu ülkede ceylan, kaplumbağa, karga ve fare bir arada güzel güzel yaşıyormuş.
Bir varmış, bir yokmuş, uzak diyarlarda, kocaman ve güzel bir dağın eteğinde yaşayan küçük bir aile varmış. Bu aile her yıl özel bir geleneklerini kutlarmış. Aile, anneleri Leyla, babaları Ali ve minik çocukları Zeynep ile Kaan’dan oluşuyormuş.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, yemyeşil bir ormanın derinliklerinde, kocaman ve yüksek bir ağaç varmış.
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, yeşil ormanların içinde Tavşan Tora adında bir tavşan yaşarmış. Diğer hayvanlardan farklı olarak çok çalışkan bir yapısı varmış.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, yemyeşil ormanların arasında, Fındık isminde neşeli mi neşeli bir tavşan yaşarmış.
Bir zamanlar yemyeşil bir ormanda cıvıl cıvıl kuşların yaşadığı huzurlu bir yuva varmış. Bu yuvada Minik adında bir kuş da yaşarmış.
Bir zamanlar uçsuz bucaksız çiçeklerle dolu bir vadide, Mara adında minik ve cesur bir arı yaşarmış.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, yemyeşil bir köyde yaşayan Yumoş adında küçük bir koyun varmış.
Bir varmış, bir yokmuş, uzak diyarlarda, sadece dondurmalardan yapılmış Dondurma Şehri isimli bir şehir varmış. Binalar, yollar, hatta ağaçlar bile dondurmaymış!
Bir zamanlar yemyeşil ormanların arasında bir nehir varmış. Bu nehrin etrafında yaşayan hayvanlar her gün şırıl şırıl akan suyun sesini dinler, ormanın huzur dolu sessizliğinde oyunlar oynarlarmış.
Bir varmış, bir yokmuş… Meksika’nın sıcak güneşi altında yaşayan Chico adında kıpkırmızı, minicik bir acı biber varmış. Chico’nun tek amacı dünyanın en büyük partilerini yapmakmış!
Bir sabah, hava daha önce hiç olmadığı kadar soğuktu. Elif yatağından kalkarken pencereden dışarı baktı ve gözlerine inanamadı. Dışarıda her yer beyaza bürünmüştü.
Bir varmış, bir yokmuş. Yemyeşil ormanların içinde küçük bir köy varmış. Bu köyde Can adında meraklı ve maceracı bir çocuk yaşarmış.
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, gökyüzünün en parlak ışığı olan Ay Dede, her gece gökyüzünde pırıl pırıl parlayan kocaman yuvarlak bir ışık saçar, dünya üzerinde yaşayan tüm canlıların uyumasına yardım edermiş.
Bir varmış, bir yokmuş. Küçük bir köyde, Emir adında cesur ve meraklı bir çocuk yaşarmış. Emir, köyün her köşesini karış karış bilirmiş, ama bir tek şey onu hep meraklandırırmış: Köyün eski feneri.
Bir zamanlar Efe adında enerjik ve neşeli bir çocuk yaşarmış. Şehrin hareketli sokaklarında arkadaşlarıyla top oynamayı çok severmiş.
Bir varmış, bir yokmuş… Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, yemyeşil ormanların arasında sessiz ve huzurlu bir köy varmış. Bu…
Bir varmış, bir yokmuş. Uzak diyarlarda, dört mevsimin de tüm güzellikleriyle yaşandığı, dağların beyaza büründüğü, ağaçların yapraklarını döktüğü, kar tanelerinin usulca yeryüzüne indiği bir orman varmış.