Bir varmış, bir yokmuş… Çok çok uzak diyarlarda, hiçbir haritanın göstermediği, yalnızca cesur yüreklerin bulabildiği bir Büyülü Orman varmış. Bu ormanda gökyüzüne kadar uzanan devasa ağaçlar, parlak çiçekler, fısıldaşan kuşlar ve daha pek çok canlı yaşarmış. Tüm bu canlıların içinde en ilginç olanı geceleri gökyüzü gibi parlayan Sihirli Yumurta imiş.
Bu yumurta ne bir kartalın ne de bir ejderhanın yumurtasıymış. O, Sihirli Alçakgönüllülük Yumurtası olarak bilinen bir mucizeymiş. Ormandaki her hayvan bu yumurtanın içinden çıkacak canlının büyük bir bilge belki de güçlü bir kral olacağını düşünerek ona büyük bir hayranlık duyarmış. Fakat yumurta hem konuşabiliyor hem de gülümseyebiliyormuş!
Bir gün ormanın bilge kaplumbağası Karamel yumurtaya yaklaşıp sormuş:
— “Ey Sihirli Yumurta, sen kim olduğunu biliyor musun?”
Yumurta hafifçe titreyerek cevap vermiş:
— “Hayır, kim olduğumu bilmiyorum. Ama içimde bir ışık hissediyorum.”
Karamel çenesini okşayarak başını sallamış:
— “O zaman kim olduğunu anlamak için bir yolculuğa çıkmalısın.” demiş.
Ve işte Sihirli Yumurta’nın büyük macerası böylece başlamış.
Gösterişli Tavus Kuşu ve Mütevazı Serçe

Sihirli Yumurta ormanda yuvarlanarak ilerlerken renkleri gökkuşağı gibi parlayan Tavus Kuşu Pırıl ile karşılaşmış. Pırıl kuyruğunu açmış, tüylerini parlatıyor ve aynaya bakıyormuş. Yumurtayı görünce kibirle konuşmuş:
— “Vay vay! Şuna bakın! Sihirli Yumurta lütfetmiş! Eminim ki içinden muhteşem bir altın kuş çıkacak. Dünyanın en güzel canlısı olacak!”
Tam o sırada küçük bir serçe kanat çırparak yanlarına gelmiş.
— “Ama belki de içinden bir serçe çıkar? Küçük ama hızlı bir kuş!”
Tavus kuşu kahkahalarla gülmüş:
— “Bir serçe mi? Çok komik! O bir serçe olamaz, çünkü serçeler önemsizdir!”
Yumurta çok üzülmüş ama serçe gülümseyerek şöyle demiş:
— “Unutma, değerli olmak için büyük ve gösterişli olmana gerek yok. Küçük de olsan, hızın ve zekânla çok şey başarabilirsin.”
Yumurta “Demek ki değer yalnızca dış görünüşle ölçülmez.” diye düşünmüş. Ve yuvarlanmaya devam etmiş…
Gururlu Aslan ve Alçakgönüllü Kaplumbağa

Bu kez yumurta Ormanlar Kralı Aslan Altın Yele ile karşılaşmış. Altın Yele kükremiş:
— “Hey yumurta! İçinden çıkacak olan kesinlikle yeni bir kral olacak! Ormanda en güçlü olan her zaman kazanır!”
Ama o sırada bilge kaplumbağa Karamel ağır adımlarla yaklaşmış:
— “Güç yalnızca kaslarla değil sabır ve akılla da ölçülür, Altın Yele.” demiş.
Aslan kükreyerek gülmüş:
— “Sabır mı? Güçlü pençelerim varken neden bekleyeyim ki?”
Kaplumbağa gülümsemiş:
— “Çünkü sabır zamanla seni daha güçlü yapar.”
Yumurta bir kez daha düşünmüş: “Demek ki güç sadece kuvvetle değil sabırla da kazanılır…” Ve yoluna devam etmiş.
Kibirli Tilki ve Yardımsever Karınca

Bu kez yumurta Kurnaz Tilki Titi ile karşılaşmış. Titi kuyruğunu sallayarak konuşmuş:
— “Eminim ki içinden dünyanın en akıllı canlısı çıkacak. Ama unutma, en akıllı olan herkesi kandırabilendir!”
Tam o sırada minicik bir karınca dev bir yiyecek parçasını taşımaya çalışıyormuş. Yumurta şaşırarak sormuş:
— “Ama karınca sen çok küçüksün! Bu yükü nasıl taşıyacaksın?”
Karınca gülümsemiş:
— “Arkadaşlarım yardım edecek! Beraber çalışırsak her şeyin üstesinden geliriz.”
Yumurta bir şey daha öğrenmiş: “Demek ki asıl akıllılık başkalarına güvenebilmek ve birlikte çalışabilmekmiş…“
Yumurta Çatlıyor!

Yolculuk boyunca öğrendikleriyle yumurta büyümüş, büyümüş ve içindeki ışık daha da parlamaya başlamış. Tam o anda çatırdayarak çatlamaya başlamış!
Ormandaki tüm hayvanlar heyecanla etrafına toplanmış. Tavus kuşu, aslan, tilki, karınca, serçe ve kaplumbağa gözlerini dört açmış. Ve yumurtanın içinden küçük, parlak, bembeyaz bir güvercin çıkmış!
Herkes şaşkınlıkla bakakalmış. Tavus kuşu hayal kırıklığına uğramış. Aslan homurdanmış. Ama bilge kaplumbağa güvercinin gözlerindeki ışığı fark etmiş.
— “İşte gerçek bilgelik! O bir barış ve tevazu kuşu!”

Güvercin kanatlarını açarak hafifçe uçmuş ve yumuşak sesiyle konuşmuş:
— “Güç, kibir, gösteriş… Bunlar önemli değil. Gerçek değer alçakgönüllü olup başkalarına ışık saçabilmektir.”
Ve o günden sonra Büyülü Orman‘ın en değerli varlığı, mütevazılığı ve bilgeliğiyle tanınan o küçük beyaz güvercin olmuş.
Gökler kadar yüksek uçsa da her zaman yere yakın kalmayı bilmiş. 🌿✨
Gökten üç elma düşmüş: Biri alçakgönüllüğü öğrenenlere, biri paylaşmayı bilenlere, biri de bu masalı okuyup güzel hayaller kuranlara…
Öneri: Bu masala benzer masal okumak için Çocuk Masalları ve Uyku Masalları sayfalarımızı inceleyebilirsiniz.