Bir varmış, bir yokmuş… Uzak diyarların birinde, pırıl pırıl parlayan, pulları altın gibi ışıldayan küçük bir balık yaşarmış. Adı Limon‘muş. Denizin en derin yerinde, rengârenk mercanların arasında yüzmeyi çok severmiş. Ancak hiç arkadaşı yokmuş!
Bir gün büyük bir deniz kabuğunun içinden gelen tatlı bir ses duymuş. Yaklaşıp dikkatlice dinlemiş. Meğerse kabuğun içinde minicik bir deniz yıldızı saklanıyormuş. Adı Pırıltı‘ymış. Çok utangaç olan Pırıltı kabuğun dışına çıkmaya cesaret edemiyormuş.
Limon hemen neşeyle “Merhaba! Ben Limon! Seninle arkadaş olabilir miyim?” demiş.
Pırıltı önce biraz çekinmiş ama Limon’un sıcacık gülümsemesini görünce cesaret bulmuş. “Olabiliriz ama dışarı çıkmaya korkuyorum!” demiş fısıldayarak.
Limon, Pırıltı’nın korkusunu anlayışla karşılamış ve hemen aklına eğlenceli bir fikir gelmiş.
“Birlikte saklambaç oynayabiliriz! Sen saklan, ben seni bulurum!” demiş.
Pırıltı bu fikre bayılmış ve hemen kabuktan çıkıp saklanarak oyun oynamaya başlamış.
Ve böylece Limon ve Pırıltı iyi birer arkadaş olmak için ilk adımlarını atmışlar.
Büyük Dalgalar
İki arkadaş saklambaç oynarken bir anda denizin üstünde kara bulutlar toplanmış. Dalgalar büyümüş, sular köpürmüş. Küçük bir midye büyük dalgaların arasında yuvasını kaybetmiş ve ağlamaya başlamış.
Limon hemen midyenin yanına yüzmüş ve nazikçe sormuş: “Neden ağlıyorsun küçük dostum?”
Midye: “Benim adım Küçük Kabuk. Dalgalar şiddetlenince yuvarlanıp yuvamı kaybettim. Şimdi de bulamıyorum!” demiş.
Limon düşünmüş ve Pırıltı’ya dönüp “Arkadaş olmak sadece oyun oynamak değildir; zor zamanlarda da yanında olmak gerekir!” demiş.
İkisi birlikte midyenin yuvasını aramaya koyulmuşlar. Mercanların arasından geçmişler, yosunların altına bakmışlar. Sonunda Limon bir kayanın arkasında midyenin yuvasını bulmuş!
Küçük Kabuk çok sevinmiş ve “Siz gerçekten çok iyi arkadaşsınız! Ben de sizin arkadaşınız olabilir miyim?” diye sormuş.
Limon ve Pırıltı bir ağızdan “Tabii ki!” diye bağırmış.
Dostluğun Gücü ve Renkli Mercan Bahçesi
Limon ve arkadaşları artık üç kişi olmuşlar. Beraber oyunlar oynamaya ve yeni yerler keşfetmeye başlamışlar. Bir gün denizin en karanlık köşesinde, rengini kaybetmiş bir mercan bahçesi bulmuşlar. Mercanlar solgunmuş ve mutsuz görünüyormuş.
Limon, Pırıltı ve Küçük Kabuk düşündükçe mercanların yalnız kaldıkları için solduğunu anlamışlar. Ve hemen bir karar vermişler: Mercan bahçesini renklendirmek için orada neşeyle dolu bir festival düzenleyeceklermiş!
Denizin dört bir yanından balıklar, ahtapotlar, deniz atları ve yengeçler gelmiş. Hep birlikte şarkılar söylemişler, dans etmişler ve oyunlar oynamışlar. Derken mercanlar bir anda ışıl ışıl parlamaya başlamış.
Limon gülümsemiş ve “Gerçek arkadaşlık paylaşmak, destek olmak ve birlikte mutlu olmaktır.” demiş.
Gün boyu oynayıp eğlenen Limon ve arkadaşları yumuşacık yosunların üstüne uzanmışlar. Pırıltı gözlerini kapatırken “Ne güzel bir gün geçirdik… Adeta uzun bir masal gibiydi!” demiş.
Limon gülerek “Kim bilir belki de rüyalarımızda daha da büyük maceralara atılırız?” demiş.
Ve hepsi denizin derinliklerinde huzurlu bir uykuya dalmış.
Gökten üç deniz yıldızı düşmüş: Biri dostluk için, biri paylaşmak için, biri de kalplerimizi sevgiyle doldurmak için!
Masal da burada sona ermiş.
İyi uykular… 🌙✨
Tavsiye: Bu masala benzer masal okumak için 4 Yaş Masalları ve 5 Yaş Masalları sayfalarımızı inceleyebilirsiniz.