Bir zamanlar yemyeşil ormanlarda, minik ama bir o kadar da şirin bir fil yaşardı. Bu filin adı Fifi‘ydi. Fifi diğer filler gibi büyük değildi, tam tersine oldukça küçük ve sevimliydi. Ama onu özel kılan asıl şey kocaman ve eğlenceli hortumuydu. Fifi hortumunu öyle güzel kullanırdı ki su fışkırtmak, meyve toplamak ya da arkadaşlarıyla oyun oynamak onun için çok keyifliydi. Ancak bir sabah uyandığında Fifi’nin hayatı altüst oldu: Hortumu kaybolmuştu!
Fifi ilk başta gözlerine inanamadı. Kocaman hortumu nereye gitmiş olabilirdi ki? Hemen yatağının altına baktı, yastıkların arkasını kontrol etti ama hortum hiçbir yerde yoktu. Panik içinde ormanın diğer sakinlerine koştu.
İlk olarak en yakın arkadaşı olan sincap Lili‘ye gitti. “Lili, hortumumu bulamıyorum! Onu bir yerde gördün mü?” diye sordu Fifi endişeyle. Lili şaşkın bir şekilde Fifi’ye baktı. “Hortumun nasıl kaybolabilir ki Fifi? Bu imkansız gibi görünüyor,” dedi. Ancak Lili, Fifi’yi yalnız bırakmak istemedi ve birlikte hortumu aramaya karar verdiler.
Ormanın diğer hayvanlarına da sordular. Papağan Piri, maymun Mimi ve kaplumbağa Timi, hepsi Fifi’nin durumuna çok üzüldüler ve yardım etmeye karar verdiler. Hep birlikte ormanı karış karış aradılar ama hortumdan hiçbir iz bulamadılar.
Fifi’nin morali her geçen dakika daha da bozuluyordu. “Belki de bir daha hiç bulamayacağım,” diye düşündü hüzünle. Ancak vazgeçmek istemiyordu. “Son olarak ne zaman hortumumu kullandığımı hatırlamaya çalışmalıyım,” dedi kendi kendine. Önceki gün neler yaptığını düşündü. Arkadaşlarıyla oynadığı oyunları, meyve topladığı ağaçları, su içtiği nehri gözünün önüne getirdi. Fakat hiçbir şey hortumunun kaybolmasına neden olacak gibi görünmüyordu.
Tam umutsuzluğa kapıldığı anda Papağan Piri’nin sesi ormanın içinde yankılandı: “Bulmuş olabilirim!” Fifi ve diğerleri Piri’nin peşine takıldılar. Piri büyük bir ağacın altına doğru uçarak bir şey gösteriyordu. Fifi yaklaşınca gözlerine inanamadı: Hortumu gerçekten oradaydı ama bir sorun vardı. Hortum, büyük ve eski bir ağacın köklerine sıkışmıştı!
“Bu nasıl olabilir?” diye düşündü Fifi. Hortumunu nasıl buraya sıkıştırmıştı ki? Dikkatlice incelemeye başladı. O an fark etti ki bir gün önce ağaçtan meyve toplarken büyük bir karıncayı ürkütmemek için hızlıca çekilmişti ve hortumunu köklerin arasına sıkıştırmıştı. O telaşla fark etmemişti bile.
Arkadaşları hemen yardıma koştular. Lili ve Mimi hortumu yavaşça köklerin arasından çekmeye çalıştı. Timi ise güçlü ayaklarıyla kökleri biraz aralayarak Fifi’ye yardım etti. Sonunda hortumu kurtarmayı başardılar. Fifi hortumuna kavuştuğu için çok mutluydu ve arkadaşlarına defalarca teşekkür etti.
Ancak hikaye burada bitmiyordu. Fifi eve dönerken bir şey fark etti. Hortumu eskisinden biraz daha farklı görünüyordu. Daha güçlü ve esnekti. Ne olmuştu acaba?
Fifi bu durumu anlamaya çalışırken, Piri ona güldü: “Görünüşe göre sıkışmış olmak hortumuna iyi gelmiş, Fifi! Artık daha da güçlü.”
Fifi bu duruma çok şaşırdı ama bir o kadar da sevindi. Artık hortumunu daha güçlü ve esnek bir şekilde kullanabiliyordu. Bu olay ona bir ders vermişti: Bazen kaybolduğunu düşündüğün şeyler sana yeni bir güçle geri dönebilir. Fifi o günden sonra hortumuna daha da değer verdi ve her zaman dikkatli olmayı öğrendi.
Ve tabii ki arkadaşlarına olan minnettarlığını hiç unutmadı. Her fırsatta onlara teşekkür etti ve hep birlikte daha da güçlü bir arkadaşlık bağı kurdular. Ormanın neşeli, küçük fili Fifi, hortumu sayesinde maceralarına kaldığı yerden devam etti.
Tavsiye: Bu masala benzer masal okumak için Bebek Masalları ve Hayvan Masalları sayfalarımızı inceleyebilirsiniz.