Günlerden bir gün küçük Ela büyükannesiyle birlikte yaşadığı küçük sahil kasabasında, yıldızların parıltısıyla süslenmiş bir geceye uyandı. O gece kasabanın geleneksel Dilek Feneri Festivali vardı. İnsanlar gökyüzüne fenerler salarak dileklerini diler, fenerlerin yıldızlara ulaşıp dileklerini gerçekleştirdiğine inanırlardı.
Ela en sevdiği feneri eline aldı. Bu, büyükannesinin ona özel olarak yaptığı, üstü minik yıldız desenleriyle süslü mavi bir dilek feneriydi. Fenerini yakmadan önce içine kalbinden geçen en büyük dileğini fısıldadı:
“Keşke hiç yalnız hissetmesem… Keşke hayatımda beni gerçekten anlayan biri olsa.”
Usulca fenerini havaya bıraktı. Fener hafifçe dalgalanarak yükseldi, yükseldi ve nihayet rüzgârın akışına kapılarak gökyüzüne doğru süzüldü. Ela büyükannesine gülümsedi ve el ele tutuşarak evlerine döndüler. Ama Ela fenerinin başına geleceklerden habersizdi…
Yanlış Kişiye Ulaşan Dilek

Dilek feneri rüzgârın etkisiyle beklenenden daha uzağa uçtu!
Kasabadan kilometrelerce uzakta, yüksek dağların ardında, sislerle örtülü bir ormanda, yıllardır yalnız yaşayan biri vardı: Yaşlı ve huysuz bir adam. İnsanlar ona Kitap Bey derdi. Etrafında hiç kimse olmadan sadece eski kitaplarla dolu bir kulübede yaşardı.
O gece Kitap Bey ormanın derinliklerinde yürürken aniden gökyüzünden süzülen mavi ışığı fark etti. Fener hafifçe dönerek tam önüne kondu. Yaşlı adam feneri merakla alıp inceledi ve içinden yumuşak bir sesin yankılandığını duydu:
“Keşke hiç yalnız hissetmesem… Keşke hayatımda beni gerçekten anlayan biri olsa.”
Kitap Bey şaşırdı. Bu dilek ona mı gönderilmişti? Yoksa biri yanlışlıkla mı ona yollamıştı? Ama bir şeyden emindi: Bu dilek kendi kalbinin derinliklerinde de yankılanıyordu. Çünkü o da yıllardır yalnızdı! “Bu dileği yerine getirmeliyim.” dedi kendi kendine. Ama önce bu dileği kimin dilediğini bulmalıydı.
Arayış

Kitap Bey ertesi gün eski ve tozlu haritalarını açtı. Rüzgârın yönünü, fenerin geldiği mesafeyi hesapladı. Ve sonunda fenerin büyük bir ihtimalle sahil kasabasından geldiğini fark etti. Bu yüzden yıllardır ayak basmadığı insanlarla dolu dünyaya geri dönmeye karar verdi.
Uzun bir yolculuğun ardından sahil kasabasına ulaştı. Burada kimin dilek feneri uçurduğunu öğrenmek için insanlarla konuşmaya çalıştı. Ama kasaba halkı ona pek güvenmiyordu. Çünkü Kitap Bey tuhaf biri gibi görünüyordu! Uzun sakalları, eski paltosu ve sürekli kitaplarla konuşuyormuş gibi bir hali vardı.
Tam umutsuzluğa kapılmak üzereyken sahilde yalnız başına denize bakan küçük bir kızı fark etti. Ela’ydı bu…
Buluşma

Kitap Bey, Ela’nın yanına oturdu. Küçük kız yaşlı adamın elindeki mavi feneri görünce gözleri büyüdü.
— “Bu… Bu benim dilek fenerim!” dedi şaşkınlıkla.
Kitap Bey gülümsedi.
— “Sanırım yanlış kişiye ulaştı. Ama dileğin bana geldiğinde yerine getirmek istedim.”
Ela şaşkınlıkla yaşlı adama baktı. Bu tuhaf ama nazik adam gerçekten de onun dileğini yerine mi getirmek istiyordu? Ama nasıl?
Kitap Bey devam etti:
— “Ben yıllardır yalnız yaşıyorum. Sen de yalnız hissettiğini söyledin. Belki de bu dilek tesadüfen değil tam da olması gerektiği gibi yerine ulaştı.”
Ela düşündü. O zamana kadar kendini hep yalnız sanmıştı. Ama belki de yalnızlık hissi sadece yalnız olduğunu düşünmekten kaynaklanıyordu. Önünde kendi gibi yalnız bir adam vardı. Belki de onunla arkadaş olabilirdi?
Hafifçe gülümsedi:
— “O zaman… arkadaş olalım mı?” diye sordu.
Kitap Bey’in gözleri parladı. Belki de yıllardır duyduğu en güzel cümle buydu.
Gerçekleşen Dilek
O günden sonra Ela ve Kitap Bey ayrılmaz bir ikili oldular. Ela her gün Kitap Bey’in kulübesine giderek onun eski kitaplarını okudu. Birlikte hikâyeler anlattılar, yıldızları izleyerek sohbet ettiler. Kitap Bey ise yıllardır unuttuğu dostluk ve sevgi duygusunu yeniden hatırladı.
Ve Ela sonunda bazen dileklerin sandığımızdan çok daha farklı şekillerde gerçekleşebildiğini anladı.
O gece, sahilde yıldızlara bakarken, içinden sessizce fısıldadı:
“Teşekkür ederim…”
Gökyüzünde ise başka bir dilek feneri süzülüyordu. Belki de yine yanlış kişiye gidiyordu. Ama kim bilir, belki de doğru kişiye ulaşıyordu.
Ve böylece, dilekler yolculuğuna devam etti… ✨