Bir zamanlar yemyeşil kırların içinde saklanan bir çiftlikte birçok hayvan bir arada mutlu bir hayat sürüyordu. Çiftlikte kimler yoktu ki? Gururlu Horoz Kıvırcık, konuşkan Tavuk Lili, her zaman şakacı Ördek Minik, sakin İnek Minna ve diğerleri… Ama masalımızın kahramanı, parlak tüylü, koca kanatlı, biraz çekingen ama çok meraklı bir hindi olan Tüylü‘ydü.
Tüylü’nün en büyük hayali uçmaktı. Ama ne zaman bu hayalini arkadaşlarına açsa herkes ona gülerdi.
“Ah, Tüylü!” derdi Tavuk Lili, kanatlarını hafifçe çırparken. “Biz tavuklar bile ancak birkaç metre havalanabiliyoruz. Hindiler hiç uçamaz!”
Ördek Minik ise gölette yüzerken Tüylü’ye seslenirdi:
“Tüylü uçmayı bırak da yüzmeye gel! Gölette süzülmek çok eğlenceli.”
Ama Tüylü’nün içindeki uçma tutkusu hiçbir zaman sönmedi.
Tüylü’nün İlk Uyanışı
Bir sabah Horoz Kıvırcık her zamanki gibi çitin tepesine çıkmış çiftliğin yeni günü selamlaması için sabah ötüşünü yapıyordu. Kıvırcık’ın kanatlarını çırpışı, çitten aşağı süzülüşü ve tüylerindeki o özgürlük duygusu Tüylü’nün içini kıpır kıpır yaptı. Kendi kendine mırıldandı:
“Neden olmasın? Belki de ben de uçabilirim. Denemeden bilemem!”
O gün Tüylü bir karar aldı. Uçmayı öğrenecekti. Bu kolay olmayacaktı, bunu biliyordu. Ama ne olursa olsun deneyecekti.
Kanatları Güçlendirme Planı
Tüylü ilk iş olarak kanatlarını güçlendirmesi gerektiğini düşündü. Bu yüzden her sabah çitlerin etrafında koşmaya ve kanatlarını hızlıca çırpmaya başladı. Onu gören diğer hayvanlar bu durumu oldukça komik buluyordu.
“Ne yapıyorsun Tüylü? Çiftlik yarışına mı hazırlanıyorsun?” diye sordu Ördek Minik kahkahalar arasında.
Tüylü ise gülümseyerek cevap verdi:
“Kanatlarımı çalıştırıyorum. Güçlü olurlarsa belki uçabilirim!”
Tüylü’nün bu sözleri diğer hayvanların daha da gülmesine neden oldu. Ama Tüylü aldırmadı. Her gün düzenli olarak çalışmaya devam etti. Koştu, zıpladı, kanatlarını çırptı.
Horoz Kıvırcık’tan Tavsiyeler
Bir gün Horoz Kıvırcık, Tüylü’nün çabalarını fark etti ve yanına geldi.
“Tüylü,” dedi, “senin azmini takdir ediyorum. Ama uçmak için sadece kanatlarını çırpman yetmez. Rüzgârı hissetmeli, kendine güvenmelisin. Ayrıca yüksek bir yerden başlamak da iyi bir fikir olabilir.”
Tüylü, Horoz Kıvırcık’ın tavsiyelerini can kulağıyla dinledi. Ertesi sabah saman yığınının tepesine çıktı ve kanatlarını çırparak aşağı atladı. Ama maalesef yere çakıldı. Bu deneme sadece onun tüylerinin biraz karışmasına neden olmuştu.
Tavuk Lili koşarak yanına geldi:
“Tüylü neden bu kadar zorluyorsun kendini? Hepimiz seni seviyoruz. Senin uçmana gerek yok ki!”
Ama Tüylü “Benim için önemli olan başarmak değil, denemek!” dedi.
Gizli Antrenmanlar
Tüylü çiftlik hayvanlarının alaylarından etkilenmemek için artık antrenmanlarını sabahın en erken saatlerinde yapıyordu. Çiftlik sahibi uyanmadan samanlara tırmanıyor, ağaç dallarından küçük atlayışlar yapıyor, rüzgârın yönünü anlamaya çalışıyordu.
Bir gün gökyüzünde süzülen bir kartalı gördü. Kartalın kanatlarını nasıl kullandığını dikkatle inceledi.
“Demek böyle süzülüyorlar.” diye düşündü.
Artık kanatlarını sadece çırpmakla yetinmiyor, rüzgârı hissetmeye çalışıyordu.
Gizemli Misafir
Bir sabah çiftliğe yeni bir misafir geldi: yaşlı ve bilge bir güvercin. Çiftlik sahibi onu iyileştirmek için bir kafese koymuştu. Güvercin, Tüylü’nün çabalarını fark etti ve ona seslendi:
“Azimli dostum uçmak istiyorsan, yalnızca kanat çırpmayı değil cesareti de öğrenmelisin. Bazen başaramayacağını düşündüğün anlarda bile devam etmek gerekir.“
Güvercinin bu sözleri Tüylü’ye güç verdi. Artık daha da kararlıydı.
Büyük Gün
Aylarca süren çabalardan sonra Tüylü çiftliğin en yüksek çitinin üzerine çıktı. O sabah çiftlik hayvanlarının hepsi merakla onu izliyordu. Tüylü derin bir nefes aldı, kanatlarını çırptı ve kendini boşluğa bıraktı.
Bir anlığına rüzgârı hissetti. Havada süzülüyordu! Arkadaşlarının şaşkın bakışları arasında birkaç metre havada kalmayı başardı. Sonunda yere indi ama gözleri ışıl ışıl parlıyordu.
Yeni Bir İlham Kaynağı
Tüylü’nün başarısı çiftlikte büyük bir değişime yol açtı. Herkes onun azmini konuşuyordu. Artık diğer hayvanlar da kendi korkularıyla yüzleşmeye ve hedeflerine ulaşmak için çalışmaya başladılar.
Ördek Minik daha hızlı yüzmek için gölette antrenman yapmaya başladı. Tavuk Lili daha yüksek yerlere zıplamak için egzersizler yaptı. Hatta Horoz Kıvırcık bile sabah ötüşlerini daha güçlü hale getirmek için çalışıyordu.
Tüylü ise o günden sonra her sabah çiftliğin yeni güne uyanışını en yüksek çitten izliyor ve gülümsüyordu. Çünkü artık biliyordu: Gerçek başarı azimle çalışmak ve asla pes etmemekti.
Ve işte böyle azimli Hindi Tüylü’nün hikâyesi tüm çiftlikte anlatılır oldu. Tüylü, kanatlarıyla gökyüzüne dokunmuştu ama en önemlisi azmiyle tüm kalplere ilham olmuştu.
Tavsiye: Bu masala benzer masal okumak için 6 Yaş Masalları ve 7 Yaş Masalları sayfalarımızı inceleyebilirsiniz.