Masal Oku
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, gökkuşağının altında bir köy varmış. Bu köyde herkesin en sevdiği şey şapkalarmış ve herkes en güzel şapkayı takmak için yarışırmış. Şapkalar öyle şık, öyle süslüymüş ki köyde rengârenk bir festival havası esermiş.
Köyde, Ali adında, diğerlerinden farklı küçük bir çocuk yaşarmış. Ali herkesin aksine sade bir şapka takarmış. Bu şapka ne süslüymüş ne de gösterişli ama Ali onu çok severmiş. Şapkanın üstünde ince bir nakışla işlenmiş kocaman bir gülümseme varmış. Herkes ona “Gülümseyen Şapka“ dermiş.
Bir gün köyde büyük bir şapka yarışması düzenlenmiş. Herkes en güzel şapkasını takmış ve büyük bir heyecanla yarışmaya katılmak için toplanmış. Köyün meydanı renk cümbüşüyle dolmuş taşmış. Ali de gülümseyen şapkasını takmış ama diğer çocuklar onunla alay etmiş. “Bu şapkayla mı kazanacaksın Ali? Bu şapka hiç de güzel değil, çok sıradan!” demişler.
Ali biraz üzülmüş ama şapkasının gülümsemesini görünce içi yeniden umutla dolmuş. Çünkü bu şapka, Ali’ye hep mutlu olmayı, hayatta ne olursa olsun gülümsemeyi öğretmiş.
Yarışma başlamış. Jüri şapkaları dikkatle incelemiş. Her şapkanın farklı bir hikayesi varmış ama sıra Ali’ye geldiğinde jüri üyeleri şaşkınlıkla bakakalmış. Gülümseyen Şapka Ali’nin başında daha da parlamış ve sanki herkese gülümsüyormuş. Jüri başkanı sormuş: “Bu şapka neden bu kadar özel, Ali? Neden bu şapkayı seçtin?”
Ali gülümseyerek cevap vermiş: “Bu şapka bana hep mutlu olmayı hatırlatıyor. Ne zaman üzülsem, ne zaman korksam onun gülümsemesi bana cesaret veriyor. Bu yüzden o benim için en değerli şapka.”
Jüri Ali’nin samimiyetinden çok etkilenmiş. Şapkanın sadece bir aksesuar olmadığını aslında içinde büyük bir anlam taşıdığını fark etmiş. Ancak tam karar vereceklerken beklenmedik bir şey olmuş. Gökten renkli bir ışık demeti inmiş ve Gülümseyen Şapka parıl parıl parlamaya başlamış. Şapkanın içinde küçük bir sihir saklıymış ve bu sihir sadece kalbi temiz ve iyi olan kişilere görünürmüş. Şapkanın gülümsemesi şimdi kocaman bir ışık huzmesi gibi parlıyormuş.
Jüri ve köy halkı bu sihir karşısında büyülenmiş. Anlamışlar ki güzellik sadece gözle görülen değil, kalple hissedilen bir şeymiş.
Ali yarışmayı kazanamamış ama köyün kalbini kazanmış. O günden sonra herkes şapkalarının sadece bir aksesuar değil, birer hatıra, birer sevgi ifadesi olduğunu anlamış. Gülümseyen Şapka köyde bir efsane olmuş. Herkes ona imrenmiş, ama Ali onlara hep aynı şeyi söylemiş: “Asıl önemli olan, şapkanın kendisi değil, onun size ne hissettirdiği. Eğer şapkanız sizi mutlu ediyorsa, en güzel şapka odur.”
Ve böylece Gülümseyen Şapka köyde her zaman bir mutluluk sembolü olarak kalmış. Gökten üç elma düşmüş. Biri masalı yazanın, biri masalı anlatanın, biri de bu masalı dinleyip gülümseyen herkesin başına!
Bu masala benzer masal okumak için Uyku Masalları ve Kısa Masallar sayfalarımızı inceleyebilirsiniz.